Brand Map ile Tchibo yeni bir seri etkinlik başlattı; BookClub
Ev sahibesi Diğdem CENGİZ GÜRSEL anlattı, Tchibo bir Alman markası, evlere posta yoluyla kahve yollamakla başlıyorlar, tam 75 yıl önce. Bugün onları kahvelerinin yanı sıra pratik ev ürünleri ile tanıyoruz. Etkinliğin yapıldığı Tchibo Academy, Bahariye’deki dükkanın üst katında gruplara kahve deneyimi yaşattıkları bir mekan.
Bu ilk etkinlik Brandmap Genel Yayın Yönetmeni Bülent Fidan’ ile Yapı Kredi Kurumsal İletişim Direktörü Arda Öztaşkın’ın “Sürdürülebilirlik! Ne Zamana Kadar?” konulu söyleşisiydi.
Bir süredir sürdürülebilirlik üzerinde kara bulutlar dolaşıyordu. Yıllardır bu konu üzerinde konuşulup arpa boyu gidilebilen yol ne bilim insanlarını ne de onların zoruyla, sosyal baskıyla bu işe kalkışanları tatmin etmeyince sıkılan kemerler patladı. Tüm dünyada siyasetin tepesinde yaşanan anti-globalist ve muhafazakar fırtına ile sürdürülebilirlik karşıtı söylemler meşru görülmeye başlandı.
Doktor ne yerse yesin demedi, ama öyle davranılıyor. Herkes kendini kandırsın ama doğa aldığını veriyor, verdiğini alıyor. Dün trafikte bunaldım 27 dereceydi, iki hafta önce buzlaşmış karlar duruyordu güneş değmeyen kaldırımlarda, iki hafta sonra yine kar bekleniyor İstanbul’da.
Arda Bey’den duyduğum son gelişmeler de şok ediciydi; şirket üst yönetimlerinin açıkça tercihlerini çevreden, sürdürülebilirlikten değil büyümeden ve fosil yakıtlardan kullanacakları beyanatlarının peş peşe geldiğini söylüyordu. “Purpose” etrafında kenetlenen Unilever’i de alaşağı ettiler sonunda, o kale de düştü. Eski CFO yeni CEO “bundan böyle büyümeye odaklanıyoruz” demiş. Bizden bir haberi de ben kaçırmışım. Aydın Valisi Aydın Ovası’nda tarım için artık su veremeyeceklerini, herkesin kuru tarıma geçmesi gerektiğini bildirmiş bir resmi yazıyla. Yani gerçekten insanın aklı almıyor; tam efsanelerde anlatılan büyük felaket öncesi yaşananlar gibi. Sonraki sayfada Tanrı’nın gazabı. Korkarım (insanlık kalırsa) birkaç bin yıl sonra da bugünleri anlatacaklar.
Arda Bey’in söylediği gibi belki Amerika-Çin yapay zeka soğuk savaşı kapıda. Soğuk ya da sıcak savaş eksik olmaz tabii.
İflah olmaz bir iyimserseniz belki yapay zekadaki ilerlemenin enerji sorununu çözeceğine, sıfır karbonlu bir enerjiyle mesela fosil tümden terk edileceğine inanabilirsiniz. İnsanlar tüm temel gereksinimleri karşılanmış halde çalışmayı bırakıp, çayır çimende gezebilirler.
Peki biz ne yapalım? Gidişattan, şu “maskülen güç” yağcılığından iğrenen kitle ne yapsın? Enseyi karatmanın hiçbir faydası olmadığı açık. Hayattan düşmek istemiyorsak birlikte kalmamız, birlikte hareket etmemiz lazım. Yardımlaşmaya, yalnız olmadığımızı hissetmeye ihtiyacımız var. Sivil toplum ve küçük topluluklar bu nedenle çok önemli ve değerli.
PS1: Böyle güzel insanlarla görüşmek bana bu enerjiyi veriyor; özel teşekkür bu imkanı bu etkinlikte yakalayabildiklerimize Zeynep Ozler, Ugur Ozmen, Mehmet Kaya
PS2: Çok geçmiş olsun İlknur Aksoy Şen, bu defa görüşemedik, bir dahakine 🙏
